2001'deki Türkiye - Makedonya maçının perde arkası: Zekir'i kadro dışı bırakan sebep!!
Kuzey Makedonya futbolunun unutulmaz isimlerinden, Vardar'ın kalesinde efsaneleşen Muharrem Zekir, futbolculuk kariyerini noktaladıktan sonra antrenörlük serüvenine Azerbaycan'da devam ediyor.

Halihazırda Karabağ FK B Takımı'nın kaleci antrenörlüğünü üstlenen Muharrem Zekir ile kariyer yolculuğu, Azerbaycan futbolu ve unutulmaz anılarına dair özel bir röportaj gerçekleştirdik.
Vardar altyapısından yetişen ve kulübün yakın tarihindeki en uzun süre forma giyen oyuncularından biri olarak kabul edilen Zekir, 1991'den 2005'e kadar Vardar formasını 175 kez giydi.
Bu süreçte 5 şampiyonluk (1993, 1994, 1995, 2002, 2003) ve 4 Kupa (1993, 1995, 1998, 1999) kazanarak, bağımsız Makedonya'nın belki de en çok kupa kazanan Vardar oyuncusu unvanını elde etti. Şampiyonlar Ligi grup aşamasına bir adım kala elenen jenerasyonun da önemli bir parçası olan, uzun yıllar boyunca takım kaptanlığını ve liderliğini üstlenen popüler ismi "Zeko", Vardar'ın en dikkat çekici figürlerinden biri olarak tarihe geçti. Makedonya Milli Takımı formasını da 4 kez gururla taşıyan Muharrem Zekir, şimdi Azerbaycan'da yeni bir sayfa açıyor ve tecrübelerini genç kalecilere aktarıyor.
"Azerbaycan'da kariyerimin iyi gittiğini umuyorum"
Yaklaşık 15 yıldır Azerbaycan futbolunun içinde olduğunu belirten Muharrem Zekir, Qarabağ FK B Takımı'ndaki görevinden duyduğu memnuniyeti dile getiriyor. "Şu anda Karabağ FK B Takımı'nda kaleci antrenörlüğü yapıyorum. 15 yıl oldu. Azerbaycan'da kariyerimin iyi gittiğini umuyorum" ifadelerini kullandı.
Azerbaycan futbol ortamını ve kalecilik gelişimini değerlendiren Muharrem Zekir, genel olarak ortamın iyi olduğunu ifade ederken, kalecilik özelinde önemli bir probleme dikkat çekiyor: "Futbol ortamı iyi. Kalecilik gelişiminde en büyük problem, Avrupa standartlarına göre çocukların boy ortalaması düşük kalıyor"
Makedonya'dan Azerbaycan'a gelen diğer futbolcu veya antrenörlerin olup olmadığı sorusuna ise, "15 yılda çok gelen oldu. Şu anda sadece Sumqayıt FK Kulübü'nde bir futbolcu var, o da Bakü dışında olduğundan zor bir araya geliyoruz" yanıtını vererek, hemşerileriyle pek sık görüşemediğini belirtiyor.
“Kararsızlık kaleci için ölümdür"
Futbolculuk kariyerini noktaladıktan sonra antrenörlüğe geçiş kararını nasıl aldığını anlatan Zekir, bu sürecin doğal bir akışta geliştiğini belirtiyor: "Futbolu bıraktıktan sonra Makedonya U17 Takımı'ndan davet aldık ve böylece bizim antrenörlük serüvenimiz başladı."
Kaleci antrenörlüğü felsefesinin temelini ise psikolojik dayanıklılık oluşturuyor. Muharrem Zekir, modern futbolda kalecilerin üzerindeki baskının çok büyük olduğuna vurgu yapıyor: "Kaleci antrenörlüğünün felsefesi, bir kalecinin nasıl baskıyı yenmesidir. Çünkü saniyede 3 tane çaresi olmalıdır. O da büyük baskıyı getiriyor. O sebepten bütün kalecilerin psikolojik olarak stabil olmaları için çalışıyoruz."
Modern futbolda bir kalecinin sahip olması gereken en önemli özellikler sorulduğunda ise, boy faktörünün ve karar verme hızının altını çiziyor: "Modern futbolda bir kaleci 1.90 cm'den aşağı olamaz ve en önemli özelliklerden biri çok çabuk karar vermelidir. Kararsızlık kaleci için ölümdür."
Unutulmaz maç: Türkiye zaafı
Makedonya Milli Takımı'nda oynadığı dönemden unutulmaz bir anısını paylaşan Muharrem Zekir, Bursaspor'da Türkiye'ye karşı oynadıkları maçı hatırlatıyor. Ancak bu maçtan çok, maç öncesi yaşananların aklında yer ettiğini belirtiyor: "Makedonya Milli Takımı'nda en çok hatıra kalan maç, Bursa'da Türkiye ile oynadığımız maç oldu. O maçtan fazla maçtan önceki olaylar hatırımda kaldı. O maçta akşam saat 2'de kadrodan çıkarıldım, çünkü Türk olduğum için federasyon yöneticileri Türkiye'ye karşı bir zaafım olduğunu düşündüler."
Söz konusu maç 6 Haziran 2001 tarihinde, Bursa Atatürk Stadyumu oynandı. 2002 Japonya & Güney Kore Dünya Kupası Elemeleri 4. Grup maçında Türkiye ile Makedonya karşı karşıya geldi. Maç 3-3 beraberlikle sonuçlandı.
Kariyerinde kendisini en çok etkileyen antrenörler ve takım arkadaşları hakkında ise "Kariyerim boyunca çok iyi antrenörlerim vardı. Hepsine saygım sonsuzdur. Takım arkadaşlarımın arasında bir ayrım yapamam. Her devrin bir sultanı vardı" diyerek, saygı ve takdirini dile getiriyor.
“Çocuklar denizde boğuluyorlar”
Makedonya futbolunun bugünkü durumunu değerlendiren Muharrem, kendi döneminden bu yana genel anlamda çok bir fark göremediğini ve bu konuda eleştirileri olduğunu belirtiyor: "Makedonya'daki futbolun durumu benim dönemimden umumi olarak çok farklı değil. O sebepten benim çok eleştirilerim var."
Ancak genç yetenekler konusunda Makedonya'nın potansiyelinin yüksek olduğunu vurguluyor: "Makedonya futbolunda çocukların potansiyeli çok yüksek seviyededir. Ama altyapı ve sistem olmadığı için çocuklar o denizde boğuluyorlar."
Makedonya'dan çıkan genç kalecileri çok az takip ettiğini belirten Muharrem Zekir, bu konuda detaylı bir yorum yapmaktan çekiniyor.
Kalecilik, Aile meselesi
Genç kalecilere en büyük tavsiyesinin "sadece iş" olduğunu belirten Muharrem Zekir, geriye kalan her şeyin "ütopya" olduğunu söylüyor. Oğlu Zaten'in de futbolla ilgilendiğini ve Karabağ Akademisi'nde olduğunu gururla paylaşıyor: "Oğlum Zaten Karabağ Akademisi'nin oyuncusudur. İnşallah bu yıl o da Karabağ B Takımı'nda antrenmanlara çıkacak."
Gelecekte Makedonya futboluna geri dönme veya bir şekilde katkıda bulunma düşüncesi olup olmadığı sorusuna ise açık kapı bırakıyor: "Tabii ki. Bu iş öyledir ki hiçbir zaman bilemezsin nerede ve nasıl olacaksın. Makedonya bizim vatanımız ve her zaman dönme fikrindeyiz."
Muharrem Zekir'in samimi ve detaylı yanıtları hem kendisinin hem de bulunduğu coğrafyanın futbol dinamiklerine dair önemli ipuçları sunuyor. Tecrübeli kaleci antrenörünün, gelecekte Makedonya futboluna yapabileceği katkılar ise merakla bekleniyor.
Hüsamettin GİNA