Amir Mustafa: "Vatandaşla temas ve şeffaflık, Meclis üyeliğimin en büyük kazanımı"

Amir, Yeniden Birlik sitesine verdiği özel röportajda geçen dört yılı değerlendirdi. Katılımcı yönetim anlayışını ve şeffaflığı ön plana çıkaran Amir, Türk toplumu adına verdiği mücadeleleri ve gelecek hedeflerini de paylaştı.

Üsküp Belediyesi Meclis Üyesi Amir Mustafa, meclis üyeliği süresince elde ettiği en büyük kazanımın vatandaşla doğrudan temas kurma ve şehre dair somut gelişmeleri birlikte planlayabilme deneyimi olduğunu belirtti. Amir, bu kazanımı iki ana başlıkta özetledi: katılımcı yönetim anlayışı ve şeffaflık ile hesap verebilirlik.

Halkla kurdukları sürekli iletişim sayesinde, vatandaşlardan gelen önerilerle imar, ulaşım ve altyapı gibi kritik kararların daha kapsamlı ve ihtiyaç odaklı olmasını sağladıklarını vurgulayan Amir, meclis toplantılarını dijital ortama taşıyarak (canlı yayın ve kayıt sistemi) karar alma süreçlerini görünür ve izlenebilir hale getirdiklerini ifade etti. Bu adımın hem güveni artırdığını hem de katılımı çoğalttığını sözlerine ekledi.

Dört yıllık değerlendirme: Türk toplumu temsilinde beklentiler genel olarak karşılandı

Mustafa Amir, Meclis Üyesi olarak geçirdiği dört yıllık görev süresini kapsamlı bir şekilde değerlendirdi. Üsküp'teki mevcut büyükşehir yönetiminin, 10 alt kademe (10 ilçe belediyesi) belediyesinin de tüzel kişiliğe sahip olması ve bazı hizmetlerin bu belediyeler, bazılarının ise büyükşehir tarafından sunulması nedeniyle dünyadaki birçok metropoliten kent yönetiminden önemli farklılıklar taşıdığına dikkat çekti.

Amir, bu durumun büyükşehir ile ilçe belediyeleri arasında zaman zaman gerilim yaratan ilişkilere yol açtığını ve sorunların tespiti için bu ilişkilerin idari, mali ve siyasi birçok değişken üzerinden değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.

Muhalefette olmalarının, hedeflerinin gerçekleşmesini yavaşlatsa da ellerinden gelenin en iyisini yapmaya devam ettiklerini vurgulayan Amir, "Bu süreçte vizyonum ve hedeflerim, özellikle Türk toplumu temsilinde hem yerel hem de uluslararası düzeyde somut adımlarla desteklendi" dedi. Türk topluluğuna verilen önemin, kültürel ve eğitsel temsil politikalarıyla birleşince, bu dört yılın beklentilerini genel olarak karşıladığını düşündüğünü ifade etti. Amir, görev süresi boyunca Türk toplumunun sesini daha yüksek duyurabilmek ve haklarını güvence altına alabilmek adına önemli ilerlemeler kaydettiklerine inandığını dile getirdi.

Türk toplumunu temsildeki en büyük zorluk: Kurumsal direnç ve sosyal önyargılar

Üsküp Belediyesi Meclisi'ndeki dört yıllık görev süresini değerlendiren Mustafa Amir, Türk toplumunu temsil ederken karşılaştığı en büyük zorluğun hem kurumsal direnç hem de sosyal önyargılarla baş etmek olduğunu dile getirdi.

Amir, meclis içinde Türk toplumu adına sunduğu kararların sıklıkla yerel yönetimde çekincelerle karşılaştığını belirtti. Özellikle kültürel projelerin destek bulmasının zorlaştığını vurgulayan Amir, "Andon Lazov Yanev – Köseto heykelinin yeniden dikilmesi gibi şehir belleğine dair gündemlerde, açık oy kullanmada bile sert tartışmalar yaşandı. Bu durum, çok hassas tarihsel ve kültürel konularda dahi şeffaf tartışma zeminleri oluşturmanın ne kadar zor olduğunu gösterdi" dedi. Mecliste bazı kültürel ve politik kararları geçirme konusunda bürokratik ve politik dirençle karşılaştıklarını da ekledi.

Amir'e göre, bu zorlukların bir diğer boyutu da Kuzey Makedonya genelinde yükselen "Türk karşıtlığı" eğilimleriydi. Bu eğilimlerin yerel yönetimde ve meclis içinde dahi kendini hissettirdiğini belirten Amir, bu ortamın kültürel diplomasi, eğitim ve temsil konularında yapacağı önerilerde adeta bir direnç duvarı oluşturduğunu ifade etti.

Türk toplumunun taleplerini gündeme taşımanın yanı sıra, bu taleplerin diğer etnik gruplar tarafından da anlaşılmasını sağlamanın zorluğuna dikkat çeken Amir, "Birçok öneride 'Bizim önceliğimiz Türklerdir' dedim ama bu yaklaşım, diğer gruplarda 'ayrıştırıcı' algılanabilecek kaygılara yol açtı. Bu da çoğulcu politikalar üretme konusunda önemli bir ikilem oluşturdu" diye konuştu.

Amir, Türk toplumunun çıkarlarını savunma ile bütün toplumla birlikte çalışma arasındaki hassas dengeyi kurma ihtiyacının da önemli bir zorluk olduğunu vurguladı.

Amir, tüm bu zorlukların hem meclis içi dinamiklerde hem de toplumsal algıda zihin açıcı bir yeniden düşünmeyi zorunlu kıldığını sözlerine ekledi.

Üsküp Belediyesi Meclisi'nde Türk Toplumunu ilgilendiren önemli projeler hayata geçti

Üsküp Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Mustafa Amir, görev süresi boyunca Türk toplumunu doğrudan ilgilendiren birçok önemli projenin hayata geçirildiğini veya başlatıldığını belirtti. Bu projelerin, Türk toplumu adına yaptığı temsilin somut göstergeleri olduğunu ve eğitime, kamu hizmetine ve kültürel hayata yapılan bu yatırımların, yerel Türk vatandaşlarının yaşamına doğrudan dokunarak onların tanınırlığını ve haklarını güçlendirdiğini vurguladı.

Amir'in aktardığı önemli çalışmalar şunlar:

Tarihi Taş Köprü'nün ışıklandırılması: Büyükşehir Belediyesi'nin yıllık bütçesinde yer alan ve tarihi Taş Köprüsü'nün ışıklandırılması için verilen önerge oy birliğiyle kabul edildi. Çalışmalar devam ederken, Amir bu projenin gerçekleşmesi için sonuna kadar takipçi olacağını ifade etti.

Türkçe hemşirelik bölümü açıldı: İlkokulu bitiren öğrencilerin velilerinin inisiyatifiyle, Üsküp "Cvetan Dimov" Meslek Lisesi'nde Türkçe Hemşirelik Bölümü'nün açılması için gereken resmi prosedürler onaylanarak yıllık eğitim programına dahil edildi.

Atatürk Parkı projesi başlatıldı: Üsküp Belediye Başkanı Danela Arsovska ile yapılan görüşmeler ve İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden alınan onay sonrası, Atatürk Parkı projesinin gerçekleştirilmesi için katkı sağlama sözü alındı. Proje çalışmaları aralıksız sürüyor.

Osmanlı mirası bilgi panoları: Kapan Han, Kurşunlu Han, Sulu Han, Bezisten, Üsküp Türk Çarşısı ve Taş Köprüsü gibi Osmanlı'dan kalan tarihi mirasımızın kısa tanımını içeren bilgi panolarının yerleştirilmesi önergesi sunuldu.

Türkiye'deki depremzedelere maddi yardım: Türkiye Cumhuriyeti'nde meydana gelen ve "asrın felaketi" olarak nitelendirilen depremin ardından, Üsküp Büyükşehir Belediyesi'nin 8 Şubat 2023 tarihinde düzenlediği olağanüstü oturumunda depremzedelere 3.000.000 denar değerindeki maddi yardım oy birliğiyle kabul edildi.

Univerzal Salonu'nun yenilenmesi: Üsküp'ün sembolü olan çok amaçlı etkinlik salonu Univerzal Salo'nun eski ihtişamına kavuşması için son aşamaya gelindi. Hükümetin kararıyla onarım ve tadilat işleri için Kültür Bakanlığı yetkilendirildi. Kullanıma hazır hale geldiğinde tekrar Üsküp Büyükşehir Belediyesi'ne devredilecek. Ayrıca, 20 Eylül 2023 tarihinde Üsküp'ün 2028 Avrupa Kültür Başkenti seçilmesi de önemli bir gelişme oldu.

Liselerde Türkçe sınıfları desteklendi: Eğitim ve öğretim yılları için, Üsküp Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı liselerde yasal olarak belirlenen asgari sayıdan daha az öğrenciyle sınıfların oluşturulması kararı kabul edildi. Bu karar, liselerdeki mevcut Türkçe sınıflarını da kapsıyor.

TİKA'dan itfaiyeye teçhizat bağışı: TİKA-Türkiye İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı tarafından Üsküp Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Teşkilatı'na 35.000 euro değerindeki teçhizat bağışı yapıldı.

İzmir ile Kardeş Şehir Protokolü: 23 Mart 2023 tarihinde Üsküp Büyükşehir Belediyesi heyeti olarak İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne resmi bir ziyaret gerçekleştirildi. Bu program kapsamında şehirlerin önemli kültürel ve tarihi yerleri ziyaret edildi ve iki dost ve kardeş şehir arasında tarihi adımlar atılarak İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Tunç Soyer ile Üsküp Büyükşehir Belediyesi Başkanı Danela Arsovska arasında "kardeş şehir" protokolü imzalandı.

Akhisar belediyesi ile işbirliği: Akhisar Belediye Başkanı Besim Dutlulu başkanlığında bir heyet, Üsküp Büyükşehir Belediyesi'ne resmi ziyarette bulundu. Görüşmelerde kültür, sosyal koruma, yerel ekonomi kalkınma ve turizm alanlarında karşılıklı işbirliği ve deneyim alışverişinde bulunuldu. Ayrıca, şehrin kamu işletmeleri arasında potansiyel işbirliği alanları ve ortak projeler ile kırsal yerleşimlerdeki koşulların ve kamu hizmetlerinin iyileştirilmesi için faydalı fikir alışverişi yapıldı.

Kültürel Diplomasi 2023 Forumu: 4-6 Eylül 2023 tarihleri arasında Üsküp'te ilk kez düzenlenen Kültürel Diplomasi 2023 Forumu – Uluslararası Kültürel Anlayış ve Barışı teşvik etme amaçlı bir etkinlik gerçekleştirildi. Forumun ana odağı "Çatışma ve şiddetle dolu yeni dönemde kültürel diplomasi yoluyla demokrasi, birlik ve barışın desteklenmesi" oldu. Üsküp'ün 2028 Avrupa Kültür Başkenti adaylığı çerçevesinde bu etkinliğin organizasyon ve tanıtımında yer alması büyük önem taşıdı. Uluslararası foruma eski devlet başkanları, bakanlar, Avrupa Parlamentosu temsilcileri, diplomatlar ve akademisyenler katılım sağladı. Forumun özel davetlisi olarak İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan danışmanı Onur Eryüce de katıldı ve kendisiyle kültürel alanlarda yapılabilecek faaliyetler üzerine fikir ve bilgi alışverişinde bulunuldu.

Amir, bu tür etkinliklerin gelecekte de süreklilik kazanmasını ve anlamlı adımlar atılmasını umduğunu belirtti.

Amir, "Türkleri ilgilendiren her türlü konu ve çalışma bizim önceliğimiz. Üsküp Şehri ve Üsküp halkı için çalışmalarımıza aralıksız devam edeceğiz", dedi.  

Atatürk Parkı'nın yenilenmesi en başarılı proje

Amir, görev süresince en başarılı bulduğu projenin Atatürk Parkı'nın yenilenmesi çalışması olduğunu belirterek bu projenin hem sembolik hem de somut anlamda oldukça etkili olduğunu vurguladı.

Amir'in aktardığına göre, 26 Ekim 2023 tarihinde meclise ek madde olarak sunulan "Atatürk Parkı’nın bakım, onarım ve düzenlenmesi" kararı, oy birliğiyle kabul edildi.

Proje, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yılında gerçekleştirilmesiyle Üsküp’teki Türk toplumu için güçlü bir kültürel ve tarihsel mesaj taşıdı.

Üsküp’ün merkezinde, Üsküp Kalesi çevresinde, Mustafa Paşa Camii ve Büyükelçilik yakınlarında yer alan park, hem yerleşim hem de sembolik açıdan büyük önem kazandı.

Mustafa Amir, bu projenin başarısının sadece fiziksel bir yeşil alan yaratmaktan ibaret olmadığını, aynı zamanda şu alanlarda derin etkiler yarattığını dile getirdi:

Kültürel Kimlik ve Görünürlük: Türk toplumunun şehir silüetine aktif katkısı, hem sembolik hem de günlük mekanların iyileştirilmesiyle somutlaştı. Bu, Türk toplumunun şehirdeki varlığını ve kültürel izlerini daha görünür kıldı.

Siyasi Başarı: Mecliste oy birliğiyle karar alınması, projenin özelinde güçlü bir siyasi destek bulduğunu gösterdi. Bu durum, muhalefette olunmasına rağmen önemli bir siyasi başarı olarak kaydedildi.

Amir, "Bu proje, hem yerel hem de sembolik düzeyde en güçlü etkiyi yaratan çalışma oldu. Muhalefette olmamız projenin son halini almasını engelledi" ifadelerini kullandı.

Planlanan ancak gerçekleşemeyen projeler: Engeller ve nedenleri

Üsküp Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Mustafa Amir, görev süresi boyunca hayata geçen ve yürürlüğe giren projelerin (Atatürk Parkı, Türkçe sınıflarının açılması, itfaiye desteği, kültürel etkinlikler vb.) net bir şekilde belgelendiğini belirtti. Bununla birlikte, yerel yönetim süreçlerinde bazı projelerin planlandığı halde tamamlanamamasının yaygın nedenleri olduğunu ifade etti.

Amir'e göre, bu engeller genellikle şunlardan kaynaklanıyor:

Kurumsal veya siyasi direnç: Mecliste bir kararın alınmasına rağmen, uygulama aşamasında yerel yönetim bürokrasisinden, farklı parti gruplarından veya gerekli komisyonlardan onay alınamaması gibi engellerle karşılaşılabiliyor.

Yasal süreçler: Projeler, özellikle kamulaştırma faaliyetleri gibi konularda yasal süreçlere takılabiliyor ve yasal itirazlar nedeniyle ertelenebiliyor.

Bütçe yetersizlikleri: Hazırlanan projeler için yeterli yerel bütçe veya dış fon sağlanamaması, uygulamanın durmasına neden olabiliyor. Finansman eksikliği, birçok projenin hayata geçememesindeki temel sorunlardan biri olarak öne çıkıyor.

Öncelik değişiklikleri: Zamanla projelerin öncelik kaybetmesi veya acil altyapı ya da kamu güvenliği gereklilikleri nedeniyle program dışı kaynak kaydırmaları yaşanabiliyor.

Mustafa Amir, yerel yönetim süreçlerinde bu tür engellemelerin yaygın olduğunu ve projelerin genellikle bürokratik onay süreçleri, yasal itirazlar veya finansman zorlukları gibi sebeplerden ötürü tamamlanamayabildiğini sözlerine ekledi.

Üsküp Büyükşehir Belediyesi'nde Türk temsili yetersiz: Nedenleri ve güçlendirme yolları

Üsküp Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Mustafa Amir, Üsküp Büyükşehir Belediyesi ve genel kamu yönetimindeki Türk temsilinin yeterli düzeyde olmadığını vurguladı. Öneri ve kararların getirilme sürecinde, özellikle Türk milletini ilgilendiren konularda mecliste seslerini duyurmanın büyük önem taşıdığını belirten Amir, Üsküp Türklerinin hak ve hukukunu korumanın en önemli hedefleri arasında yer aldığını ifade etti.

Amir'in aktardığı verilere göre, Üsküp Belediyesi'nde Türk memurların oranı sadece yüzde 0,49 seviyesinde. Bu oran, kamu çalışanlarındaki genel Türk temsilinin (yaklaşık yüzde 1,8) bile oldukça altında. Ohrid Çerçeve Anlaşması adil temsil vaat etse de özellikle Türkler gibi daha küçük azınlıklar bu konuda istenen düzeye ulaşamadı.

Amir, son yıllarda "dengeleyici" sistemin iptal edilmesi ve yeni adil temsiliyet yasasının devreye girmesiyle bu sürecin daha da zorlaşacağını öngörüyor.

Temsiliyeti artırmada karşılaşılan başlıca engeller ise şöyle sıralandı:

Politik sistemin koalisyonlara dayalı yapısı: Türk partileri genellikle büyük partilerle koalisyon halinde yer alıyor, bu da bağımsız karar alma yeteneğini sınırlayabiliyor.

Bürokratik ve siyasi engeller: Yerel yönetimlerde pozisyonların siyasi bağlamda dağıtılması, Türk temsilcilerin sayısının artmasını zorlaştırıyor.

Toplumsal farkındalık eksikliği: Üsküp ve çevresi gibi çok etnikli bölgelerde halkın karar alma süreçlerine (örneğin belediye meclisine) katılımı genel olarak düşük. Bu durum, Türklerin kendi temsilcilerini güçlü bir şekilde destekleyememesine yol açıyor.

Amir, Türk toplumunun Üsküp'teki temsilini güçlendirmek adına çeşitli önerilerde bulundu:

Siyasal katılım ve bağımsız temsil: Türk toplumunun politik katılımını artırmak, özellikle Türk Demokratik Partisi (TDP) gibi yapıları güçlendirmek, meclis ve belediyelerde daha görünür bir Türk temsilini sağlayabilir.

 Koalisyon stratejileri: TDP ve benzeri Türk partileri, koalisyon pazarlığı aşamasında belediye ve devlet kadrolarında daha fazla yer talep edebilir.

 Sivil toplum ve medya: Türkçe yayın yapan medya, dernekler ve sivil toplum kuruluşları (STK'lar) aracılığıyla kamu farkındalığı artırılabilir. Bu temaslar sayesinde hem kamu görevliliği hem de politik katılımda pozisyon talep etmek daha mümkün hale gelebilir.

 Eğitim ve dil hakları: Ana dilde eğitimin yaygınlaşması, toplumun değer görmesi ve kendi dillerinde yetişmiş yeni neslin siyasete katılımı için kritik önem taşıyor. Üstün bir dil temsili, yönetimde de benzer bir yansıma sağlayabilir.

 Yerel seçimlere yönelik özel kampanyalar: Üsküp'te Türklerin yoğun olarak yaşadığı bölgelerde yerel meclis ve belediye seçimlerine güçlü adaylarla girmek, yerel düzeyde adaletli temsili sağlayacaktır.

Amir, bu adımların uzun vadede Türklerin hem meclislerde hem de kamu kurumlarında daha güçlü ve etkili bir şekilde temsil edilmesini sağlayabileceğine inanıyor.

Üsküp Belediyesi'nin Türk Toplumuna yönelik destekleri ve bütçesi

Amir, bir Türk meclis üyesi olarak, belediyeden verilen maddi desteklere ve sübvansiyonlara ulaşmaları konusunda Üsküp'teki Türk soydaşlarına her zaman yardımcı olduğunu ve gelecekte de bu misyonunu sürdüreceğini ifade etti. Bu görevi bir vazife olarak gördüğünü ve milletine hizmet etmekten büyük memnuniyet duyduğunu belirtti.

Amir, Üsküp Büyükşehir Belediyesi'nin Türk toplumuna yönelik doğrudan bir "ayrı bütçe kalemi" bulunmadığını aktardı. Azınlık politikaları çerçevesinde yapılan transferlerin ve desteklerin genel olarak tüm azınlık gruplarını kapsayacak şekilde düzenlendiğini vurguladı. Mevcut durumu şu şekilde özetledi:

Belediye gelirlerinin yapısı: Kuzey Makedonya'da belediye gelirlerinin çoğu merkezi hükümetten gelen blok transferler (eğitim, kültür, itfaiye gibi alanlar için) ve kalkınma hibeleri üzerinden sağlanıyor.

Özel bütçe kalemi eksikliği: Bu fonlar etnik azınlıklara özgü kullanılmadığı için, belirli bir "Türk toplumu bütçesi" mevcut değil. Ancak belediyeler, bu kaynakları azınlık dilinde eğitim, kültürel etkinlikler veya azınlık hakları kapsamındaki projelere dahil edebiliyor. Örneğin, bazı okullarda Türkçe eğitime ayrılan kaynaklar ve etkinlikler bu kapsamda gerçekleşebiliyor.

Azınlık memur istihdamı: Ohrid Anlaşması kapsamında etnik temsiliyeti artırmak amacıyla kamu istihdamları bulunsa da bu öncelikle Arnavutlar gibi büyük azınlık gruplarına yönelik. Türkler gibi daha küçük gruplar bu sistem içinde hâlâ "gölge" konumunda kalıyor.

Belediye içi öncelik eksikliği: Üsküp'e özgü olarak, merkezi blok transferle gelen büyük paylar genellikle temel hizmetler (eğitim, atık yönetimi, altyapı) için kullanılıyor. Kültürel ve dilsel projeler mevcut olsa da "ağır bütçe" gerektirmeyen kalemler olarak kalmaya devam ediyor.

TDP'nin yerel seçim öncelikleri: Güçlü temsil ve hakların güvencesi

Kuzey Makedonya'da yaklaşan yerel seçimler öncesinde, Türk Demokratik Partisi (TDP), Türk toplumunun daha güçlü bir temsili ve haklarının güvence altına alınması amacıyla belirli öncelikler belirledi. Partinin geçmişteki duruşları ve mevcut siyasi ortam göz önüne alındığında, bu öncelikler aşağıdaki gibi özetlenebilir:

Adil ve eşit seçim sistemi talebi: TDP, mevcut seçim sisteminin büyük siyasi partileri kayırdığını ve küçük etnik grupların temsilini sınırladığını vurguluyor. Bu nedenle, "Barajsız Tek Seçim Birimi" sisteminin getirilmesi gerektiğini savunuyor. Bu reformun, Türk toplumunun parlamentodaki temsili açısından kritik öneme sahip olduğu belirtiliyor.

Koalisyon stratejileri ve temsil güçlendirme: TDP, geçmişte olduğu gibi, Türk toplumunun çıkarlarını savunmak ve daha güçlü bir temsil sağlamak amacıyla koalisyon stratejilerini benimsiyor. Bu, özellikle seçim sonrası süreçte belediye ve devlet kadrolarında daha fazla temsil elde etme hedefini taşıyor.

Yerel düzeyde temsilin artırılması: Parti, 2021 yerel seçimlerinde 21 belediye meclis üyeliği kazanarak özellikle Merkez Jupa gibi bölgelerde güçlü bir temsil sergiledi. TDP, bu başarıyı sürdürmek ve yerel düzeyde Türk toplumunun ihtiyaçlarını daha etkili bir şekilde savunmak için çalışmalarını sürdürüyor.

Türk kültürünün ve eğitim haklarının desteklenmesi: TDP, Türkçe eğitimin yaygınlaştırılması ve Türk kültürünün korunması konularında aktif bir politika izliyor. Bu çerçevede, Türkçe eğitim veren okulların desteklenmesi ve kültürel etkinliklerin düzenlenmesi gibi faaliyetler partinin öncelikleri arasında yer alıyor.

Sosyal ve ekonomik hakların güvence altına alınması: TDP, Türk toplumunun sosyal ve ekonomik haklarının iyileştirilmesi gerektiğini savunuyor. Bu kapsamda, kamu hizmetlerine erişimin artırılması, istihdam olanaklarının genişletilmesi ve sosyal hizmetlerin güçlendirilmesi gibi alanlarda çalışmalar yürütülüyor.

Üsküp'te Türk Toplumunu güçlendirmek için stratejik adımlar

Üsküp'te Türk toplumunun gelecekte daha güçlü bir konuma gelmesi için Amir stratejik adımlar öneriyor. Bu adımlar, kültürel ve eğitimsel altyapının güçlendirilmesinden siyasi temsilin artırılmasına kadar birçok farklı boyutu kapsıyor.

Kültürel ve Eğitimsel Kurumların Güçlendirilmesi

Türk kültürünü tanıtmak ve yaşatmak için etkinliklerin artırılması, Türk sanatları, mutfağı ve gelenekleri hakkında daha fazla bilgi sunulması hedefleniyor. Türkçe dil eğitiminin desteklenmesi de kritik önem taşıyor; Türkçe eğitim veren okulların altyapı ve öğretmen eğitimi gibi ihtiyaçlarının karşılanarak eğitim kalitesinin artırılması gerektiği vurgulanıyor. Bu sayede Türk dilinin gelecek nesillere aktarılmasında önemli bir rol oynanacak.

Sosyal ve Ekonomik Katılımın Artırılması

Girişimcilik ve istihdam fırsatlarının yaratılması Türk toplumunun ekonomik kalkınmasına katkı sağlayacak temel adımlardan biri. Yerli ve yabancı şirketlerin yatırımları ile Üsküp'te projeler uygulanarak yerel halkın istihdamının artırılması amaçlanıyor. Ayrıca, Üsküp'teki Türk iş insanlarıyla işbirliğinin teşvik edilmesi, dijital dönüşüm ve diğer alanlarda ortak projeler geliştirilmesiyle ekonomik ilişkilerin güçlendirileceği belirtiliyor.

Siyasi Temsilin Güçlendirilmesi

Türk toplumunun siyasi temsilini artırmak için koalisyon stratejilerinin benimsenmesi önem arz ediyor. Büyük siyasi partilerle işbirliği yaparak, Türk toplumunun çıkarlarını savunmak ve daha güçlü bir temsil sağlamanın mümkün olduğu ifade ediliyor.

Toplumsal Birliğin ve Dayanışmanın Artırılması

Türk ve diğer etnik grupların bir araya geldiği ortak kültürel etkinlikler düzenlenerek toplumsal uyum ve dayanışmanın güçlendirilmesi hedefleniyor. Bu tür etkinlikler, farklı kültürlerin tanınmasını ve karşılıklı saygıyı artıracak. Ayrıca, Türk toplumunun sesini duyurmak ve haklarını savunmak için önemli bir rol oynayan sivil toplum kuruluşlarının desteklenmesiyle toplumsal katılımın artırılması planlanıyor.

Genç Nesillerin Eğitimi ve Yetiştirilmesi

Türk kültürünü ve dilini öğreten gençlik merkezlerinin kurulması, gençlerin kendi kimliklerini tanımaları ve toplumlarına katkı sağlamaları için teşvik edici bir adım olacak. Bunun yanı sıra, gençlerin yurt dışında eğitim alması ve farklı kültürleri tanıması için uluslararası değişim programlarının desteklenmesi hem bireysel gelişimlerini hem de toplumlararası anlayışı artıracak.

Amir bu adımların, Üsküp'te Türk toplumunun güçlenmesine ve daha etkin bir şekilde temsil edilmesine katkı sağlayacağı belirtiliyor. Amir Mustafa, "Yolumuzun uzun ve çetin olduğunun farkındayım, fakat azimli çalışma ruhumuzla ve güçlü irademizle hep birlikte yürüyüp büyük başarılar elde edeceğimizi umut ediyorum, çünkü büyük şehire büyük başarılar gerekli. Üsküp bunu fazlasıyla hak ediyor. Hedeflerimize doğru bugüne kadar hiç durmadan koşarak yürüdük ve her zaman yürüyeceğiz. Umarım ileriki dönemde Türklüğümüze sahip çıkıp diğer hedeflerimizi de gerçekleştiririz" diyerek sözlerini tamamladı.

Hüsamettin GİNA