Osman Emin'den gençlere çağrı: "Türkoloji sadece öğretmenlik değil"
Yeniden Birlik haber sitesi, 19-20 Ağustos'ta başlayacak ilk kayıt dönemi öncesinde Türkoloji Bölüm Başkanı Osman Emin ile özel bir söyleşi gerçekleştirdi.

Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Osman Emin, Türkoloji'ye olan ilgiden, bölümün hedeflerine, Kuzey Makedonya'da Türkçenin konumuna ve yaklaşan 50. yıl kutlamalarına kadar birçok konuda önemli bilgiler paylaştı.
Emin, Türkoloji'nin sadece bir meslek olarak görülmemesi gerektiğini vurgulayarak, özellikle Türkler için bunun milli bir dava olduğunu belirtti. Bu davanın sürdürülebilmesi adına Türkolojiye katılımın büyük önem taşıdığını ifade etti.
Bölümün 1976'da kurulduğunda temel amacının öğretmen yetiştirmek olduğunu söyleyen Emin, ancak bu algının dar kalmaması gerektiğinin altını çizdi.
Osman, “Aslında Türkoloji genellikle şöyle söyleyebiliriz. Bizе yabancılar için bir meslek olarak gibi gelebilir. Ama Türkler için bir milli bir dava ve bundan dolayı bu davanın devamını getirebilmeleri için Türkoloji'ye kesinlikle katılmaları gerekiyor”, dedi.
Türkoloji'nin çok daha geniş bir yelpazeye sahip olduğunu belirten Emin, öğrencilerin burada dil, edebiyat ve kültür alanlarında engin ve kapsamlı bilgilere sahip olabileceklerini dile getirdi.
Son 3 yılın değerlendirmesi
Türkoloji Bölüm Başkanı Osman Emin, üç yıllık başkanlık görevi süresince Türkolojiye olan ilgiyi değerlendirdi.
2000'li yıllardan itibaren Türkiye Cumhuriyeti ile Kuzey Makedonya Cumhuriyeti arasındaki ikili kültürel işbirlikleri sayesinde öğrenci sayılarında önemli bir artış yaşandığını belirtti.
Hatta, o dönemde ilk kayıt döneminde bile kontenjanların dolduğu zamanlar olduğunu ifade etti.
Ancak son dönemlerde bir öğrenci azalması gözlemlediklerini dile getiren Emin, bu durumun sadece Türkoloji ile sınırlı olmadığını, genel olarak Kuzey Makedonya Cumhuriyeti'nin gidişatından kaynaklandığını belirtti.
“Son dönemlerde öğrenci sayısında azalma olduğunu, bu sadece genel anlamda Türkoloji veya Türk Dili ve Edebiyatı ile değil, bu genel anlamda bu Makedonya Cumhuriyeti'nin gidişatından da bakıldığında biraz beyin göçü, diğer taraftan iş göçü olarak da yurtdışına gitme gibi talepler de öğrencilerde olduğunu görebiliriz.”
Emin, bu azalmaya rağmen önümüzdeki yıllarda öğrenci sayılarında tekrar bir artış olabileceğini düşündüğünü ifade etti.
Neden Türkoloji Bölümü'nü seçmelisiniz?
İlk kayıt dönemine bir aydan biraz daha uzun bir süre kala, Türkoloji Bölüm Başkanı Osman Emin, öğrencileri bölüme davet etmek için planladıkları etkinlikler ve motivasyonlar hakkında konuştu.
Osman, “Şu anda daha bir buçuk ayımız belki önümüzde var. Ancak yapmış olduklarımız çalışmalar bizim referansımızdı. Bizim hocalarımızın çalışmaları ve bu şekilde bütün bugüne kadar yapmış olduğumuz etkinliklerle bizim aslında öğrencilere neden buraya gelmeleri için bir referans olması gerekmektedir”, ifadelerini kullandı.
Emin, temel amaçlarının sadece eğitim vermek değil, öğrencileri araştırma odaklı olmaya teşvik etmek ve Türk dilinin, edebiyatının ve kültürünün engin bilgisini daha geniş kitlelere ulaştırmak olduğunu belirtti.
Tanıtım faaliyetleri
Türkoloji Bölüm Başkanı Osman Emin, ayrıca öğrencilerin bölümü nasıl ziyaret edebileceği ve bölümün tanıtım faaliyetleri hakkında bilgi verdi.
Bölümün 7.000'den fazla kitaptan oluşan zengin kütüphanesi gibi imkanları yerinde görmek isteyen öğrenciler için daha önce açık günler düzenlendiğini belirtti.
“Bu etkinlikler özellikle lise son sınıf öğrencilerine yönelikti ve mezuniyet öncesi yapılıyordu”, ifadelerini kullandı.
Gelme imkânı olmayan öğrenciler için ise bölüm öğretim üyelerinin bizzat okullara giderek kendilerini ve bölümü tanıttıklarını ifade etti. Farklı şehirlerde Türkçe eğitim alan öğrencilere ulaşarak bölümün varlığını ispat etme çabasında olduklarını vurguladı.
Emin, Türkoloji Bölümü'nün sadece Türklere ait olmadığını, kapılarının tüm öğrencilere açık olduğunu özellikle belirtti. Bu doğrultuda hem Makedon hem Arnavut hem de Boşnak öğrencilere yönelik duyurular yaparak tüm kesimlere ulaşmaya çalıştıklarını dile getirdi.
Türkoloji Bölümü bu yıl kaç öğrenci kabul edecek?
Türkoloji Bölüm Başkanı Osman Emin, bu yıl toplamda 50 öğrenci kabul etmeyi hedeflediklerini açıkladı.
Bu sayı, ana dili Türkçe olanlar için 25 öğrenci (öğretmenlik grubu) ve ana dili Türkçe olmayanlar için 25 öğrenci (Kültüroloji bölümü) olmak üzere iki ayrı kontenjanı kapsıyor.
Emin, 50 kişilik kontenjanın yüksek görünebileceğini ancak son yıllarda öğrenci sayısında yaşanabilecek artışları umut ederek bu hedefi belirlediklerini ifade etti. Dolayısıyla, ilk etapta her iki grup için de yaklaşık 25 öğrenci beklediklerini belirtti.
Kuzey Makedonya'da Türkçenin konumu ve geleceği
Türkoloji Bölüm Başkanı Osman Emin, Kuzey Makedonya'da Türkçenin mevcut durumu ve geleceği hakkında da önemli değerlendirmelerde bulundu.
Türkçenin eğitimdeki konumunu bir zincirleme sistem olarak tanımlayan Emin, anaokulundan başlayıp ilkokul, lise ve ardından yükseköğretime kadar devam eden bu sürecin önemine vurgu yaptı.
Bölüm olarak yaptıkları çalışmalar ve istatistik verilerini değerlendirdiklerinde, ilkokuldan mezun olan öğrencilerin sayısından, Türkçe eğitime devam eden lise öğrencilerinin sayısına ve nihayetinde üniversiteye gelebilecek öğrencilerin sayısına bakarak bir tablo oluşturmaya çalıştıklarını belirtti.
“Bu verilere göre, genel olarak Türkçeye karşı büyük bir ilginin olduğu söylenebilir. Ancak bu ilginin Türk dili ve edebiyatı bölümüne ne kadar yansıyacağı konusunda bir soru işareti taşıyoruz”, dedi.
Türkçenin kültürel, ticari ve ekonomik alanlarda önemli bir yükseliş içinde olduğunu belirten Emin, bu alanlardaki ilginin arttığını gözlemlediklerini söyledi. Ancak eğitim alanında Türkçenin konumunun henüz istenilen düzeyde olmadığını dile getirdi.
Emin, Türkçe eğitimin varlığını sürdürmenin ve dile sahip çıkmanın milli bir görev olduğunu hatırlatarak şunları vurguladı.
“Konfüçyüs’ün dediği gibi eğer ki bir milleti yok etmek istersek dilinden başlayacağız. Ve bu yüzden biz kendi dilimize ilk önce sahip çıktıktan sonra bütün çalışmalarımızı da devam edebileceğimizi düşünüyorum. “
Gelecek 5-10 yıl vizyonu ve ortak hedefler
2000'li yıllardan itibaren Türkçeye olan ilginin artmasıyla birlikte, bölümün yeni programlar açma ihtiyacının doğduğunu belirtti. Bu doğrultuda, ana dili Türkçe olmayanlara yönelik Türkoloji, kültürü, folkloru, dili ve edebiyatını aktarabilen bir program geliştirdiklerini ifade etti.
Osman Emin, günümüz koşullarına ayak uydurabilmek adına 2023'teki akreditasyon programlarında önemli yenilikler yaptıklarını vurguladı:
- Müfredat Yenilemesi: "Öğretmenliğin yanı sıra daha fazla Türk kültürünü öğrencilere nasıl tanıtabileceğiz?" sorusuna odaklanarak müfredatı güncellediklerini belirtti. Bu yenilik hem Türkçe anadili olan öğrencilere hem de yabancı dil olarak Türkçe öğrenenlere Türk kültürünü daha geniş bir perspektiften sunmayı amaçlıyor.
- Kapsamlı Kültür Dersleri: Sinema, tiyatro, gazetecilik ve medya gibi alanlardaki derslerin müfredata eklenmesinin, bu beklentinin önemli bir parçası olduğunu dile getirdi.
- Kalıplaşmış Düşünceyi Kırma: Emin, öğrencilerin "Sadece Türkoloji öğretmeni olacağım, Türkçe öğretmeni olacağım" şeklindeki kalıplaşmış düşünceyi kırmaları gerektiğini vurguladı. Türkoloji mezunlarının çok daha geniş bir yelpazede iş imkanlarına sahip olabileceğine dikkat çekti.
Osman Emin, köklü bir geçmişe sahip olduklarını ve Türk dili ve edebiyatından mezun olan eski öğrencileri farklı alanlarda görmekten gurur duyduklarını belirtti. Bölümün uzun vadede varlığını sürdüreceğine ve gelişeceğine olan inancını dile getirdi.
Ortak Alfabe
Günümüzde Türk dünyasıyla bu coğrafyaların ortak bir alfabe üzerinde çalıştığını belirten Emin, 1926'daki ilk Türkoloji Kurultayı'nın Bakü'de düzenlendiğini ve gelecek yıl 100. yıl dönümünün yine Bakü'de ele alınabileceğini hatırlattı.
Ortak alfabe meselesinin ortaya çıkışıyla birlikte, Latin alfabeye 1944'ten itibaren geçen Makedonya Türklüğünün (veya genel olarak Balkan Türklüğünün) hangi alfabeyi kullanacağı veya kullanması gerektiği konusunda bir konumlandırma ihtiyacı olduğunu ifade etti.
“Türk dünyası açılımıyla birlikte ortak Alfabe denildiğinde o zaman biz neredeyiz? Makedonya Türklüğü, Balkan Türklüğü diyelim çünkü bildiğimizde 1944 yılından itibaren Latin alfabeye geçtiğimizde baktığımızda biz bu alfabeden hangilerini kullanacağız veya biz direkt olarak hangi şeyini kullanmamız gerekmektedir? İşte burada biz kendi kendimizi bir konumlandırmamız gerekmektedir.”
Bu meselenin Türkiye Cumhuriyeti ve Kuzey Makedonya Cumhuriyeti'ndeki ilgili kurumların ortak çalışmasıyla ele alınması gereken bir konu olduğunu ve Türkologların özellikle dil alanındaki çalışmalarının bu noktada büyük önem taşıdığını belirtti.
Emin, "Türk dünyası" kavramının sadece Kafkasya ve Orta Asya coğrafyasıyla sınırlı kalmaması gerektiğini, dünyanın her yerinde yaşayan Türkleri kapsadığını bilmemiz gerektiğini söyledi. Ancak en önemli sorunun, bu geniş tanım içinde Makedonya Türklüğünün nerede olduğu ve kendilerini nasıl ifade edecekleri olduğunu vurguladı.
Engin bir araştırma alanı
Emin, Makedonya'nın Türklük açısından derin bilgilere sahip, dibi görünmeyen bir kuyu gibi olduğunu belirtti.
“O kadar engin ve daha gün yüzüne çıkmayan bilgiler var ki bu kesinlikle hem gelecek öğrenciler için çok iyi bir fırsat olacak hem de yüksek lisans veya doktora düzeyinde yapılabilecek çalışmalar için çok iyi bir değerlendirmesi durum olması gerektiğini düşünüyorum.”
Kuzey Makedonya Cumhuriyeti Türk Dil ve Edebiyatı'nın Balkan Türklüğü içerisinde iyi bir konumda olduğunu belirten Emin, Türkiye ile olan bağlantıların ve Türk dünyası içinde kendilerini konumlandırma çabalarının devam ettiğini ifade etti. Bu entegrasyonun siyasi, ekonomik, ticari ve kültürel boyutlarda atılacak adımlarla daha da güçlendirilebileceğine inandığını dile getirdi.
Türkoloji Bölümü: TİKA desteğiyle modern imkanlar ve 50. yıl hazırlıkları
Türkoloji Bölüm Başkanı Osman Emin, TİKA'nın (Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı) destekleriyle yenilenen kütüphane ve bölüm olanaklarından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Ayrıca, 2026 yılında kutlayacakları 50. yıl dönümü için planlanan etkinlikler hakkında bilgiler verdi.
Emin, Felsefe Fakültesi bünyesinde yer alan Türkoloji Bölümü'nün, kampüs içerisindeki en iyi donanımlı ve zengin kitap koleksiyonuna sahip kütüphanelerden birine sahip olduğunu gururla belirtti.
Geçtiğimiz yıl (2024) açılışı yapılan bu kütüphane, TİKA'nın destekleriyle tamamen yenilenmiş. Sınıfların modernizasyonu, yeni bir sınıfın oluşturulması ve çok amaçlı kullanılabilecek ortamların sağlanması, bölüm için büyük bir gurur kaynağı olmuş.
Osman Emin, TİKA'nın 5-6 yıl önce Yunus Emre Kültür Merkezleri'ne sunduğu kitap destekleriyle de bu zenginliğin arttığını ifade etti.
Bu sayede öğrencilerin sadece kaliteli bir eğitim almakla kalmayıp, iyi şartlarda eğitim alma olanaklarından da yararlanabildiğini vurguladı. Bu imkanların öğrencileri sürekli teşvik ettiğini ve bir kampüs ortamının yanı sıra hocaların Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı tarafından gönderilen iki okutman ve dışarıdan gelen desteklerle kadro sıkıntılarına rağmen Türk Dili ve Edebiyatı'nı yaşatma çabasında olduklarını belirtti.
50. yıldönümü kutlamaları: Yarım asırlık miras
Türkoloji Bölümü, 2026 yılında yarım asırlık bir geçmişi geride bırakarak 50. yıl dönümünü kutlamaya hazırlanıyor. Emin, bu köklü geçmişin, 1976 yılında Olivera Yaşar Nasteva’nın girişimleriyle, değerli hocalar Prof. Dr. Arif Ago, Prof. Dr. Hamdi Hasan ve Prof. Dr. Vanço Boşkov'un öncülüğünde başladığını ve Türkiye Cumhuriyeti'nden gelen okutman geleneğinin gururla sürdürüldüğünü belirtti.
"50 yıl ayakta durmak, özellikle bu gibi durumlarda gerçekten zor" diyen Emin, karşılaştıkları zorluklara rağmen bölümün en iyi şekilde temsil edildiğini ifade etti. Bu 50 yılın, gelecekte de yarım asır daha çalışmaların sürdürüleceğinin bir göstergesi olduğunu ve Türk Dili ve Edebiyatı Kurumu'nun kolay kolay sönecek bir meşale olmadığını vurguladı.
Planlanan etkinlikler
Önümüzdeki dönemde, özellikle bu öğretim yılında planladıkları ilk çalışmalardan biri, Türk Dili ve Edebiyatı mezunlarını bir araya getirmek. Bölümün geniş çevresi sayesinde dünyanın her yerinden gelen hocaların ve mezunların olduğunu belirten Emin, mezunlarla bir araya gelerek onların düşüncelerini almayı hedeflediklerini söyledi.
2026 ve 2027 yıllarında gerçekleştirilecek 50. yıl dönümü kutlamaları kapsamında ise şunlar düşünülüyor:
- Monografi Yayınlama: Bölümün tarihini ve çalışmalarını kapsayan bir monografi çıkarma.
- Bilimsel Konferans: Farklı ülkelerden gelecek Türkoloji uzmanlarının katılımıyla, hem yenilikleri hem de Üsküp Türk Dili ve Edebiyatı'nın yaptığı çalışmaları sunabilecekleri uluslararası bir konferans düzenleme.
Emin, bu büyük çaplı etkinliklerin destek olmadan gerçekleştirilemeyeceğini, ancak şu ana kadar görüştükleri kurumlardan yoğun bir ilgi olduğunu belirtti. Filoloji Fakültesi'nin 50. yılının, Kuzey Makedonya ve Balkan coğrafyası için önemli bir gurur kaynağı olduğunu vurgulayarak, etkinliklerin planlandığı şekilde ilerleyeceğine inandığını sözlerine ekledi.
Hüsamettin GİNA