Louvre müzesi aşırı turizme direnemedi: Çalışanlar şaşırtıcı bir şekilde greve gitti
Fransa’nın kültürel kalbi sayılan Louvre’un bu durumu, turizmin sınırlarına ve bununla başa çıkma stratejilerine dair önemli soruları yeniden gündeme taşıyor.

Dünyanın en çok ziyaret edilen müzesi ve sanatın küresel simgesi olan Louvre, dün kapılarını kapatmak zorunda kaldı. Nedeni ise çalışanların aşırı turizme karşı başlattığı ani grevdi. Müze personeli, "kurumun kitlesel turist akını altında çöküş yaşadığını" belirterek, çalışma koşullarının artık sürdürülemez hale geldiğini ifade etti.
Müze çalışanları – galeri görevlileri, güvenlik personeli ve bilet satıcıları – rutin bir iç toplantı sırasında grev kararı aldı. Personel, kontrolsüz kalabalıklar, kronik personel eksikliği ve yetersiz altyapıya tepki gösterdi. Bu durum, binlerce biletli ziyaretçinin cam piramidin önünde şaşkınlıkla beklemesine neden oldu.
Louvre gibi ikonik bir kurumun bu şekilde kapanması oldukça nadir görülen bir durum. Geçmişte yalnızca savaş dönemlerinde, COVID-19 pandemisinde ve bazı planlı grevlerde kapılarını kapatmıştı. Ancak bu kez uyarı olmaksızın ve ziyaretçilerin gözü önünde yaşandı.
Geçtiğimiz yıl Louvre'u 8,7 milyon kişi ziyaret etti. Günlük 30.000 kişiyle sınırlı ziyaretçi kotasına rağmen, personel mevcut yoğunluğun müzenin altyapısının ve çalışanların kapasitesinin çok ötesinde olduğunu vurguluyor. Dinlenme alanlarının ve tuvaletlerin yetersizliği, çalışanların iş yükünü daha da zorlaştırıyor.
Grevin zamanlaması dikkat çekici. Birkaç ay önce Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, müzenin altyapısını modernize etmek için kapsamlı ve on yıla yayılan bir yenileme planı açıklamıştı. Ancak çalışanlar, bu vaat edilen iyileştirmelerin uzak bir geleceğe ait olduğunu düşünüyor.
Louvre’daki gelişmeler, Avrupa'nın birçok turistik noktasında artan turizm karşıtı protestolarla da örtüşüyor. Geçtiğimiz günlerde İspanya, Portekiz ve İtalya’nın çeşitli şehirlerinde binlerce kişi sokaklara çıkarak kitlesel turizmin yerel hayatı nasıl tehdit ettiğini protesto etti.
Fransa’nın kültürel kalbi sayılan Louvre’un bu durumu, turizmin sınırlarına ve bununla başa çıkma stratejilerine dair önemli soruları yeniden gündeme taşıyor.