Cabir Doko: İlkel folklorik dramaya benzeyen tek renkli bir mikro dünyada yaşıyoruz
İnsan hakları,demokrasi ve kültürel çeşitlilik konusunda uzun yıllardır aktivizm deneyimi bulunan tiyatro yönetmeni Cabir Doko, "Ötekilerin Kültürlerinden Kim Korkar?"başlıklı panelde,ülkedeki azınlıkların kültürünün mevcut durumunu ele aldı.

Medya ve Analitik Enstitüsü (IMA) tarafından "Ötekilerin Kültürlerinden Kim Korkar?"başlıklı bir panel düzenlendi. Panele katılan Siyasal Sistem ve Topluluklar Arası İlişkiler eski bakan vekili Cabir Doko, panelde önemli konulara değindi.
Sanatın ve kolektif aktivizmin toplumsal değişimin araçları olduğuna inanan Doko'ya göre sorun, özellikle nüfusu az olan topluluklar için ifade alanının giderek daralması. Cabir Doko "gerçekten de ülkemizde azınlık topluluklarının kendilerini ifade etme olanakları giderek azalıyor. Özellikle ana akım medya bu konulara çok nadiren yer veriyor; oysa söz konusu olan, toplumumuzun yaklaşık %10’unu oluşturan bir nüfus. Bu etnik toplulukların söyleyecek sözleri, sunacak katkıları var. Ve elbette, bu sorunlar sadece azınlık topluluklarını değil, toplumun tamamını ilgilendiren ortak meselelerdir" diye vurguladı.
Doko, tiyatro jargonunu kullanarak toplumumuzu; nüfusu az olan toplulukların ihmal edildiğini hissettiği, ilkel folklorik dramaya benzeyen bir mikro dünya olarak tanımlıyor.
Cabir Doko "bu mikro dünyada, bir bakıma, nüfusun çoğunluğu tek renkli bir dünyada yaşıyor. Tüm ayrımlar "benimkiler, seninkiler, bizimkiler, sizinkiler" şeklinde yapılıyor. Sürekli dışarıdan gelen, bizden farklı olan ve bize bir şeyler dayatmaya çalışan, bizim olanı ele geçirmek isteyen bir tür kurgusal düşman arıyoruz... Oysa bu şekilde, bu tek renkli vizyonla yaşayarak, toplumumuzun çok kültürlü ve çok uluslu yapısının sunduğu tüm renkleri görmekten mahrum kalıyoruz. Muhtemelen bu durum, ülkemizdeki siyasi elitler için de geçerli, çünkü onlar da bir şekilde bu tek renkli vizyonu destekliyor. Ve elbette, bu koşullarda azınlık toplulukları kendilerini tehdit altında, aşağılanmış, unutulmuş hissediyor. Bu durum, kurumların azınlık topluluklarının kültürlerinin gelişimi ve korunmasına yaklaşımında da doğrudan görülüyor," diye sonlandırdı Doko.