Avrupa Türk Medya Çalıştayı’na katılan gazeteciler, çalıştayı değerlendirdi

Çalıştay’a İsviçreden katılan Levent Karaağaç “ Türklerin Türklerden başka dostu yok söyleminin anlamını çok daha net  görüyoruz”

Levent Karaağaç  şunları söyledi: “Bu topraklarda Makedonya’da hem manevi  değerlerimizi hem de kültürel değerlerini gözlemledik, bir arada yaşadık. Üsküp yakınlarıdaki dün dini açıdan Harabati Alevi Bektaşi Tekkesi (Sersem baba tekkesi) Alaca Camisini gördük ziyaret ettik. Baktık ki bizim izlerimiz köklerimiz var. Milli manevi açıdan  Türk Osmanlı türbelerimiz burada. Sağolsunlar halen korunuyor. Tamamen yok olmamış. Bu vesileyle diyoruz ki Biz Türk dünyasında manevi ve kültürel birliği sağladığımız sürece bize bu dünyada  sorun yok. Ne zamanki Türk dünyasında manevi ve kültürel birliğimizde bölünmeler başlar işte o zaman sıkıntılar baş gösterir. Biz bir olalım, diri olalım, Hep birlikte Türk dünyasına emek ve hizmetlerimizi verelim.

Hollanda’dan Özcan Özbay şunları söyledi:  “Bugün burada, gazeteciliğin içinde bulunduğu duruma biraz daha yakından bakmak için toplandık.

Ne yazık ki gazetecilik mesleği, her geçen gün kan kaybetmeye devam ediyor. Mesleğe yıllarını vermiş biri olarak üzülerek görüyorum ki; özellikle gençlerimiz, gazetecilikte yeterli ekonomik kazanç göremedikleri için bu mesleğe artık soğuk bakıyorlar. Bir başka önemli sorun da sosyal medyanın etkisiyle ortaya çıktı. Bugün, gazetecilik mesleği, kirli de olsa eş dost tarafından çekilen resim ve videolarla, sadece bir yerlerde "görünmek" isteyen kişiler arasında çok tutulur hale geldi. Gerçek gazeteciliğin yerine, görünür olmanın değer kazandığı bir dönemden geçiyoruz.Oysa biz gazeteciler, mesleğimizin doğası gereği, normal insanlardan en az bir gün önde olmalıyız. Haberin izini süren, bilgiyi araştıran ve doğruyu halka ulaştıran kişileriz. Ancak görüyoruz ki; liyakatsiz yöneticiler ve gücünün farkında olmayan iş insanları tarafından gazetecilerin değeri yeterince bilinmiyor. Artık öyle bir noktaya geldik ki; neredeyse herkesin yanında kendi fotoğrafçısı dolaşıyor.

Gazetecinin, haberin peşinde koşan, doğruyu araştıran kişi olmaktan çıkarılıp, bir 'görsellik aracı' gibi görülmesi, mesleğimiz adına büyük bir kayıptır. Bu tabloyu değiştirmek, gazeteciliğin gerçek değerini yeniden hatırlatmak bizim elimizde. Hep birlikte çalışarak, doğru haberciliği ve meslek onurunu koruyabiliriz. Hepinize teşekkür ediyorum.”

Avusturya’dan Adil Elmas: "Makedonya, Geçmişle Bugün Arasında Bir Köprüdür"

Avusturya’dan çalıştaya katılan Avusturya Günlüğü Gazetesi İmtiyaz Sahibi Adil Elmas, yaptığı konuşmada Makedonya’nın Türk dünyası için taşıdığı tarihi ve stratejik öneme dikkat çekti.

Elmas, Makedonya'nın yalnızca coğrafi olarak değil, kültürel hafızada da Türk dünyasının önemli bir parçası olduğunu vurguladı. Bu toprakların, tarih boyunca Türk milletinin kimliğini ve kültürünü koruyarak yaşattığını ifade etti.

Avrupa'da yaşayan yaklaşık 5 milyon Türk vatandaşının anavatan Türkiye’ye yaptığı yolculuklar sırasında Makedonya’nın bir geçiş güzergâhı olarak tercih edilmesinin, hem ekonomik hem de kültürel açıdan ülkeye büyük katkılar sağladığını belirten Elmas, bu ziyaretlerin Makedonya’daki Türk varlığının canlı tutulmasına da destek olduğunu dile getirdi.

"Makedonya sadece bir uğrak değil, geçmişle bugün arasında bir köprüdür," diyen Elmas, Avrupa Türklüğü ile Balkan Türklüğü arasındaki gönül bağlarının güçlenmesinin, ortak geleceğimiz açısından büyük bir değer taşıdığını söyledi.

Belçika'dan Yeni Vatan adına katılan Radyocu ve gazeteci Ertan Öz, Avrupa Medya Çalıştayı'nın suculuğunu üstlendi. Çalıştay'ın açılış ve kapanış konuşmasını yaptı.  

Ertan Öz: "Biz Üsküp'te bulunmaktan çok memnunuz. Atatürk'ün Avrupa'daki izlerini takip etmek bizleri gururlandırdı. Atatürk'ümüzüde saygı ve minnet ile anıyoruz. Avrupa Medya Çalıştayı'na katıldığınız için teşekkür ederiz" 

Kosova'dan İbrahim Arslan,Türkçemizi ayakta tutuyoruz

Kosova Tan Haber Gazetesi adına çalıştaya katılan deneyimli gazeteci İbrahim Arslan şunları söyledi: "Bugün Balkan ülkelerinde, Avrupa’nın meydanlarında, caddelerinde, sokaklarında yürüyorsak; omuzlarımızda sadece geçmişin değil, bir milletin umudu vardır.
Türkçemizle konuşuyor, bayrağımızı gönlümüzde taşıyor, kültürümüzü dimdik ayakta tutuyoruz. Her satırda, her haber başlığında, Avrupa’ya diyoruz ki: Biz buradayız, Türk’üz, vatan aşkıyla varız! Avrupa Türk Medyası olarak, susmayacağız. Kalemimizle, yüreğimizle, birliğimizle daha nice yarınlara birlikte yürüyeceğiz. Ne mutlu Türk’üm diyene!"