Sembol kale unutuldu mu? Tarih ve çöp yan yana!

Yüzyıllardır Üsküp şehrinin siluetini süsleyen ve gurur kaynağı olan Üsküp Kalesi, bugünlerde içler acısı bir manzarayla karşı karşıya. Ziyaretçilerin hayretle izlediği bu durum, tarihi yapının adeta bir çöp yığınını andırması ve yabani otların her köşesini sarmasıyla kendini gösteriyor. 

Kalenin girişinde, ziyaretçileri geçmişin görkemiyle karşılaması beklenen tahta köprü ise artık enkaz yığınına dönmüş durumda. Tamamen çökmüş olan bu köprü, kaleyeeski ve artık kullanılmayan kapıya doğru ulaşımı zorlaştırırken, bu önemli tarihi alana gösterilen derin kayıtsızlığın da acı bir göstergesi olarak yükseliyor. 

Kalenin dört bir yanına saçılmış plastik atıklar, yiyecek ambalajları, boyunu aşmış otlar ve harabeye dönmüş köprü, tarihi dokuyu derinden yaralıyor ve Üsküp'ün imajını olumsuz etkiliyor. 

Dahası, kale hakkında bilgilendirme tabelasının okunamaz hale gelmesi, alana verilen önemin ne kadar az olduğunu açıkça ortaya koyuyor.

Yemyeşil olması beklenen alanlar, hoyratça atılmış pet şişeler ve çeşitli atıklarla dolu. Bu sorumsuz davranış biçimi, sadece göze hitap eden güzelliği yok etmekle kalmıyor, aynı zamanda çevreye ve doğal yaşama da ciddi zararlar veriyor. 

Öte yandan, kalenin tarihi atmosferini solumak için kullanılan patikalar da adeta unutulmuşluğun sessiz tanıkları. Her iki yanı da kontrolsüz bir şekilde büyümüş, sık ve yüksek bitki örtüsüyle kaplı olan bu yollar, yürümeyi neredeyse imkânsızkılıyor. 

Ziyaretçilerin rahatça dolaşıp tarihin fısıltılarını hissetmesi gereken bu güzergahlar, bakımsızlık yüzünden doğanın insafına terk edilmiş durumda. 

Üsküp Kalesi'nin bu üzücü hali, tarihi ve kültürel değerlerimize sahip çıkmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösteriyor. Yetkililerin bu konuda daha hassas davranması ve harekete geçmesi gerekiyor.

H.G.